Bizler başka milletlerden insanları yakından tanımadan, içlerine girmeden önyargılarımızın esiri olmuş şekilde yaşıyoruz. Onların da acıları, hüzünleri, mutlulukları daha doğrusu duyguları olabileceğini düşünmüyoruz.Ancak birşeyler paylaştıkça, birbirimizle zaman geçirdikçe, tıpkı bizler gibi olduklarını idrak ediyoruz.Tabi ki farklılıklar olacak.Bu farklar yaşadığımız toplumun, kültürün bize kazandırdıkları.Varolması gayet doğal.Çeşitlilik güzellik yaratır, zaten.Sevgili JİMY AMCA' nın öyle yaşlı göründüğüne bakmayın.Ülkemizdeki pek çok yaşıtından çooookkk daha genç.(yaşını yazmam, nazar değer) Merdivenleri hızlı ve hiçbir yere tutunmadan çıkıyor.Uzun uzun yürüyüşleri seviyor.Üstelik de pasta, kurabiye, kek yapımında kimse eline su dökemez(miş.) ABD'deki evinde ve Türkiy'deki yazlığında mutfakta harikalar yaratırmış.Birlikte olduğumuz süre içinde karşılıklı tarifler alıp-verdik birbirimize.
En hoşuma giden yönü de; müthiş espirili. Çok güldük, çok eğlendik.Arada İngilizce,arada Türkçe konuştuk.İletişim kurmak için illâ ki, dil bilmeye de gerek yok.Güleryüz en iyi lisan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder